{ "title": "Kıl", "image": "https://www.kil.gen.tr/images/kil.jpg", "date": "19.01.2024 20:02:31", "author": "serhat tonbul", "article": [ { "article": "Kıl, vücudun neredeyse tamamında bulunur. Bayan ve erkeklerde yoğunluk derecesi farklı olmaktadır. Vücutta saçlar dahil olmak üzere ortalama 500 bin kıl olduğu söylenmektedir. Kıllar el içleri ve ayak tabanları hariç hemen hemen vücudun her yerinde bulunmaktadır. Kıllar ırka, yaşa, genetik yapıya göre göğüs bölgesinde, omuzlarda ve sırtta daha az ya da daha çok çıkabilmektedir. Kıl çıktığı yere göre farklı isimler almaktadır. Saç, kirpik, parmak kılı, kaş, burun kılı, sakal vb. Gibi.

Kılın yapısı

Kılın gözle görülen kısmına kıl sapı, deri altında kalan kısmına da kıl kökü denmektedir. Kıl papillasının üstündeki Malpighi tabakasının hücreleri çok hızlı bir şekilde çoğalırlar. Çoğalan hücreler kıl papillasını ilk önce üst üste katlar durumunda, bir kılıf gibi sararlar. Çoğalmaya devam eden bu hücreler, daha sonra yukarı doğru itilmeye başlanır. Bu sırada keratin adı verilen bir maddenin etkisiyle hücrelerin protoplazmaIarı kemik gibi sertleşirler. Sertleşen ve bir pigmentle renklenen hücreler bildiğimiz kıl formunu kazanırlar. Kıl, birbirini sıkıca bağlı üç gömlekten oluşmaktadır. Kıl, bu özelliğinden ötürü esnek ve çok sağlam bir yaratılıştadır. Kıllar ince ve renksiz formda iken tüy olarak adlandırılır. Tabakalar içinde esas renkli olan kısım orta tabakadır. Kıl torbaları, alt deride bulunmaktadır. Kıl papillası, kılı besleme ile görevli bölümdür. Kıl torbalarına, yağ salgı bezlerinin salgı kanalları açılır.

Kıl torbalarının dış yüzlerinin ortasına yakın yerlerde kılların dikleşmesini sağlayan kaslar bulunmaktadır. Kıllarda soğuk ve heyecan etkisiyle dikleşme olmaktadır. Bu dikleşme aynı zamanda deri gözeneklerini kapatarak vücudun ısı dengesini korumaktadır. Sıcak havalarda ise aynı bölgede terleme başlar ve vücudun serinlemesi yardımcı olur. Deri, vücut ısısının normal sınırları içinde korunmasına yardımcı olur. Kıl kökünde bulunan kas, derinin pH'ını ayarlamakla görevlidir ve koruyucu jel oluşturur. Yağlı salgı, deri üzerinde ince bir jel tabaka oluşturur. Bu tabakanın deriyi sıcaktan ve soğuktan korumayı sağlamasının yanında antibakterial etkisi de vardır. Kılın beyazlaması bulbusdaki melanositlerin sayılarının azalmasına bağlıdır. Aslında kılların beyazlaması normal şartlarda doğal bir gelişimdir ve bilim tarafından fizyolojik olarak kabul edilir. Beyaz ırkta beyazlama 20 yaşın altında başlamış ise anormal olarak değerlendirilmektedir. Bıyık, koltuk altı, kasık, sakal ve saçlarımızda bulunan kılların, uzama hızı daha yüksektir ve bu kılları sürekli uzar. Bunlara nazaran kol, kaş, göğüs, sırt ve bacaklardaki kıllar çok yavaş uzar ve aynı kalmaktadır. Vücudumuzda istenmeyen kıllar olarak epilasyon, ağda vb. Yöntemleri ile yok etmeye çalıştığımız kıllarımız ne kadar işe yaramakta değil mi?
" } ] }